BURSA YAPILACAK KAMU BİNALARINI KONUŞTU
Bursa Kent Konseyi, özellikle son dönemde kamuoyunda tartışmalara konu olan, adliye, üniversite, hastane ve belediye binasının nereye yapılacağı konusunu masaya yatırdı. Bursa Kent Konseyi Başkanı Mehmet Semih Pala, yeni bir Bursa markası olma yolunda ilerleyen Bursa Kent Konseyi’nin yerel demokrasinin buluşma noktası haline geldiğini ve bu misyonundan vazgeçmeyeceğini söyledi.
Bursa Kent Konseyi, ‘Bursa Konuşuyor’ başlıklı toplantılarında bu kez kent gündeminde yer alan adliye, hastane, üniversite ve belediye binasının nerede olması gerektiği konusunu ele aldı. Tayyare Kültür Merkezi’nde (TKM) yapılan ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği toplantıya AK Parti Milletvekili Sedat Kızılcıklı, İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Gemlik Belediye Başkanı Fatih Mehmet Güler de katıldı.
“Herkese ve her kesime söz hakkı veriyoruz”
Bursa Kent Konseyi Başkanı Mehmet Semih Pala, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Kent Konseyi’nin 25 çalışma grubu ve 4 meclisle kurumsal yapısını tamamlayarak, kısa sürede yerel demokrasinin buluşma noktası haline geldiğini söyledi. Bu misyonu kararlılıkla sürdüreceklerini dile getiren Pala, “Kent Konseyi’nin iddialı hedeflerle Bursa ve Türkiye vizyonundaki yerini alması için çalışıyoruz. Yeni bir Bursa markası olarak kabul ettiğimiz Kent Konseyi’nde her konunun medenice, demokratça konuşulabileceği bir ortam hazırladık. Kısa sürede Bursa’nın önemli güçlü bir kurumu haline geldik ve bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Burası Bursa’nın sorunlarının konuşulduğu ve çözüm üretildiği bir platform haline geldi. Bursa Kent Konseyi’nin herkese ve her kesime açık olduğunu bir kez hatırlatmak istiyorum” diye konuştu.
“Bursa en yaşanabilir kent adayı”
AK Parti Milletvekili Sedat Kızılcıklı da Bursa’nın her ne kadar nüfus bakımından Türkiye’nin 4. büyük kenti olarak görülse de üretim ve ihracat bakımından Türkiye’nin ikinci büyük kenti olduğunu vurguladı. Bursa’nın yakın bir gelecekte en yaşanabilir kent olmaya aday olduğunun altını çizen Kızılcıklı, gerek yerel yönetimlerin gerekse merkezi hükümetin bu konuda önemli çalışmalara imza attığını hatırlattı. Özellikle son 5 yılda yapılan kentsel dönüşüm projelerinin kente büyük değer kattığını dile getiren Kızılcıklı, “Bundan 10 yıl önce kentsel dönüşümden söz etmek mümkün değildi. Yapılan yeni yatırımlarla Bursa’nın turizmden alacağı pay da artacak” diye konuştu.
“Doğru planlama yapılmalı”
Konuşmasında planlamanın önemine değinen Kızılcıklı, “Biz genelde ihtiyaçlar ortaya çıkınca plan yapıyoruz. Sonra da ortaya istemediğimiz bir tablo çıkıyor. İşte adliye binası örneği karşımızda. İhtiyaç duyulduğu için 9-10 yıl önce şimdiki adliye binasını yaptık. Bugün yine aynı sorunu çözmeye çalışıyoruz. Doğru planlama yapılan bir işin en az 50 yıl konuşulmaması lazım. Planlama yapılırken, ulaşım ve nüfus yoğunluğu iyi hesaplanmalı. Özellikle adliye ve hastane gibi yapılar toplumun her kesiminin rahat ulaşabileceği yerlerde olmalı” dedi.
“Doğuyla batı arasında denge sağlanmalı”
Üniversitenin ise gelişmesi düşünülen bölgelere yapılabileceğini ifade eden Kızılcıklı, “Öncelikle şuna karar vermeliyiz. Yıldırım’ı mı Nilüferleştireceğiz? Yoksa Nilüfer’i mi Yıldırımlaştıracağız? Hedefimiz Yıldırım’ı Nilüferleştirmekse ancak o zaman yaşanabilir bir kent haline geliriz. Bunun için de bazı yatırımların kentin doğusuna kaydırılmasından yanayım. Eğer üniversiteyi kentin batısına ya da halen bulunduğu Görükle’ye yaparsak doğu ile batı arasındaki uçurum büyür. Bu nedenle yatırımları yaparken de adil davranmalı” diye konuştu.
Toplantıya katılan Şehir Plancıları Odası Başkanı Füsun Uyanık, yapılacak kamu yatırımlarını planlama anlamında ele alırken, Baro Başkanı Zeki Kahraman ise adliye binası ile ilgili görüşlerini bildirdi. Tabip Odası Bülent Aslanhan’ın sağlık kompleksi ile ilgili görüşlerini açıkladığı toplantıda İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Gemlik Belediye Başkanı Fatih Mehmet Güler de ikinci üniversitenin kendi ilçelerine yapılması taleplerini dile getirdi.