22 ARALIK 2014

BASIN BÜLTENİ

İŞ ADAMI MURAT BAYİZİT TECRÜBELERİNİ KENT KONSEYİNİN GENÇLERİYLE PAYLAŞTI
- KALEDONYA ŞİRKETİNİN KURUCUSU MURAT BAYİZİT, BKK GENÇLİK MECLİSİ TARAFINDAN DÜZENLENEN ‘KARİYER YOLUNDA ADIMLARIMIZ’ KONULU TOPLANTININ KONUĞU OLDU.

BURSA – Bursa Kent Konseyi (BKK) Gençlik Meclisi tarafından düzenlenen ‘Kariyer yolunda adımlarımız’ konulu toplantıya konuk olan Kaledonya şirketinin kurucusu Murat Bayizit, iş hayatında edindiği tecrübeleri ve kendi işini kurarken yaşadığı süreci gençlere anlatarak, tavsiyelerde bulundu.

İş dünyasının önemli isimlerini gençlerle buluşturmak amacıyla BKK Gençlik Meclisi tarafından düzenlenen ‘Kariyer yolunda adımlarımız’ konulu toplantının konuğu, Kaledonya şirketinin kurucusu Murat Bayizit oldu. İş hayatındaki tecrübelerini ve işe başlayacak gençlere yönelik tavsiyelerde bulunan iş adamı Murat Bayizit, eğitim hayatı ve iş hayatına giriş sürecini anlattı. Yüksek lisans yaptığı sırada İngiltere giderek dondurulmuş gıdalar üzerine master yaptığı ve dil eğitimi aldığını söyleyen Bayizit, 7 yaşından beri de ticaretin içerisinde olduğunu, üniversite senelerinde ise Bursa’da yerli bir fast food şirketinde çalışmaya başladığını dile getirdi. Üniversite bitince aynı şirkette vardiya şefi olduğunu, İngiltere’den döndükten sonra ise aynı şirkette satın alma müdürü, bir süre sonra genel müdür yardımcısı olduğunu anlatan Bayizit, temizlikçi olarak girdiği şirkette 11 sene sonra genel müdürlüğe yükseldiğini söyledi. En büyük hayalinin ise kendi işinin kurmak olduğunu belirten Bayizit, “Param yoktu. Ama yurtdışına sürekli gidebileceğim, farklı insanlarla tanışabileceğim bir işim olsun istedim. Bir arkadaşım yabancı dil bilen birisini aradığını söyleyerek bana iş teklif etti. Dış ticareti öğrenmek uğruna kabul ettim. 2 yıl firmada çalıştım. 20’ye yakın ülke gezdim. Dış ticaret ve satışa yönelik ciddi tecrübeler edindim. Bunun üzerine şimdiki ortağımla şirket kurmaya karar verdik. Şirketin ismini ise, dünya haritasında gözüme ilişen Avusturalya’nın doğusunda yer alan bir adadan esinlendim. Ardından patentini aldım. Parayı ise, o zamanlar İngiltere’de işler yapan ortağımın dayısından istedik. Projemizi anlattık 10’ar bin avro borç para istedik. ‘Parayı ancak bende ortak olursam veririm’ deyince 3 ortakla 30 bin avroyla Kaledonya’yı kurduk” dedi.
O dönemde Arnavutluk’a malzeme sattığını ve iyi paralar kazandığını söyleyen Bayizit, 2005’in sonlarından itibaren işlere ciddi şekilde asıldıklarını, 2014 Kasım ayı itibariyle 10 yıllık şirket olduklarını hatırlattı. Bugünkü şartlarda dünya doldurulmuş gıda pazarında ismi olan bir şirket olduklarına değinen Bayizit, “Bursa’da şubemiz, İstanbul’da depomuz ve Londra’da bir şirketimiz var. Birçok ülkede tanınırlığımız var. Kaledonya bir marka oldu. Robin Hood’tan Robin Food diye marka çıkarttık. Onu şuanda marka yapmaya çalışıyoruz. 10 yılda güzel yol aldık. Kendi sektörümüzde iz bıraktık. Sözüne güvenilir bir firma haline geldik. Daha yolun çok başındayız. Firmayı, yurtdışındaki firmalar gibi 100-150 yaşına ulaştırmayı arzuluyoruz” diye konuştu.

“İş hayatına girerken kendimizi çok iyi tanımalıyız”
İnsani değerleri yüksek firmamız olduklarını aktaran Murat Bayizit, kişisel ilişkileri üst düzeyde tuttuklarını, networklerini geliştirdiklerini söyledi. Yılın 150-200 günü yurtdışında olduğunu belirten Bayizit, “Bunun sebebi, işimde insan ilişkilerine önem vermemdir. Hayatımda ne elde etti isem hep çevremdeki insanlarla olan iyi ilişkilerimle elde ettim. Kimseye ayak oyunu yapmadım. Hiç kimseye yalan söylemedim. Cep telefonumda şuan 4500 tane numara var. Bunun yaklaşık 2500 tanesi yurtdışına ait numaralardır. Herhangi bir ülkeye gittiğimizde havaalanında karşılayacak ve ağırlayacak dostlarımız var. Ben şuanda insan koleksiyonu yapıyorum. En büyük sermayem benim arkadaşlarım ve çevremdir. Bir telefon konuşmasıyla Gençlik Meclisi’ni tanıdım. Son derece mutluyum. Bu ülkeye inana ve çok seven insanım. Bir şeyleri değiştirmek ve katkı koymak istiyorum” dedi.

Özgüven ve cesaretin çok önemli olduğunu ifade eden Murat Bayizit, Allah’ın yardımı ve insanlara verdiği güven sayesinde bu noktalara geldiğini dile getirdi. Hiçbir zaman yapamayacağı bir şeyin sözünü vermediğine dikkat çeken Bayizit, genç iken şikayet etme hakkının olmadığını söyleyerek gençlere sabrın önemini anlattı. Hayatta her çektiği sıkıntının sonunda kazandığını vurgulayan Bayizit, şunları söyledi;
“Herkesin ayrı bir yeteneği ve özelliği var. İş hayatına girerken kendimizi çok iyi tanımalıyız. İlerde ne işle uğraşacağımızın cevabı kendimizle saklıdır. Sadece üzerimizdeki külleri atmak gerekir. Dış ticaretle uğraşmak için dil bilmek olmazsa olmaz. Özellikle İngilizce artık insanın eli kolu gibidir. İngilizceyi çok iyi konuşmak gerekir. Diğer diller bilmek insana sempati katar. Bonus kazandırır. İngilizceyi biliyorsanız işinizin yüzde 80’inin halledersiniz. Ben İngilizcem ile 45 ülkeyi gezdim. Ticaret yapıp İngilizce bilmeyen adama rastlamadım. Fırsatı olanlar İngilizceyi yurtdışında öğrensin. Birkaç seneyi yurtdışında geçirmek insana tecrübe kazandırır. Elbette çok iyi İngilizce bilmek çok iyi ticaret yapacağımız anlamına gelmez”.

BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ