LALE FİGÜRLÜ ‘ŞEHİR LOGOSU’ KENT KONSEYİ’NDE KONUŞULDU

14 EKİM 2014

BASIN BÜLTENİ

LALE FİGÜRLÜ ‘ŞEHİR LOGOSU’ KENT KONSEYİ’NDE KONUŞULDU
- BURSA’NIN SİMGESİ OLARAK KABUL EDİLEN LALE FİGÜRLÜ ‘ŞEHİR LOGOSU’, BURSA KENT KONSEYİ TARAFINDAN DÜZENLENEN ‘BURSA KONUŞUYOR’ TOPLANTISINDA, İLGİLİLERİN KATILIMIYLA KONUŞULDU.
- BKK BAŞKANI SEMİH PALA; “BKK OLARAK BİZLERİN GÖRÜŞÜ, GENEL KONSEY TOPLANTILARINDA KATILIMCILARIN ORTAYA KOYDUĞU GÖRÜŞTÜR” DEDİ.
- “BURSA DENİLİNCE AKLA ÖNCELİKLE LALE GELMİYOR”
- “LOGO DEĞİŞTİRİLMELİ”
- “TAKDİM EDİLEN LOGOYA ODAKLANMALIYIZ”
- “KAMUOYU İŞİN İÇİNE KATILARAK DAHA UYGUN LOGO SEÇİLMELİ”
- “TAŞINMAZ BİR DEĞER LOGO OLARAK TERCİH EDİLMELİ”
- “YARIŞMA AÇILMALI VE HER KESİMDEN GÖRÜŞ ALINMALI”.
- “LOGO VATANDAŞ TARAFINDAN SEÇİLMELİ” 
- “BURSA’NIN BU LOGO İLE DÜNYAYA TANITILMASI MÜMKÜN DEĞİL”
- “LALE, TUNA NEHRİ’Nİ, SOMUNCU BABA’YI HATIRLATIYOR”
- “LOGO, BURSA’YI TEMSİL ETMİYOR”

BURSA – Bursa Kent Konseyi (BKK) tarafından düzenlenen ‘Bursa Konuşuyor’ genel konsey toplantısında, her kesimden ilgililerin katılımıyla lale figürlü ‘Bursa Şehir Logosu’ konuşuldu. BKK Başkanı Semih Pala, toplantıda dile getirilen tüm görüşleri derleyerek ilgili yerlere aktaracaklarını dile getirdi.

Atatürk Kongre Kültür Merkezi (Merinos AKKM) Başkanlık Salonu’nda yapılan Bursa Konuşuyor-Şehir Logosu’ toplantısı, yetkililerin ve ilgililerin katılımıyla düzenlendi. Toplantının Divan Başkanlığını BKK Başkanı Semih Pala, Divan üyeliklerini ise BKK Genel Sekreteri Enes Battal Keskin, BKK Başkanvekili Şuayip Toprak, BKK Gençlik Meclisi Yürütme Kurulu üyesi Buse Kumbara yaptı. BKK tanıtım videosunun ve Valilik tarafından ‘Bursa Şehir Logosu’ ile ilgili hazırlanan görseller sunuldu.

“BKK olarak bizlerin görüşü olmaz”
BKK Başkanı Semih Pala, kent konseyi üzerlerine düşeni yaparak Bursa’yı ilgilendiren her konuyu gündeme taşıdıklarını, çıkan sonuçları ilgili kurumlara ileterek fikirlerin takipçisi olduklarını söyledi. Türkiye’ye ve Bursa’ya örnek işler yaptıklarını anlatan Pala, 4 Meclis, 30 çalışma grubu ve yüzlerce gönüllüyle beraber yılda ortalama 1500 faaliyete imza attıklarını ifade etti. Ülkeyi ve şehri ilgilendiren önemli konuları her kesimden insanın medenice konuşabilmesi için ‘Bursa Konuşuyor’ toplantılarını organize ettiklerini dile getiren Pala, bir önceki toplantıda 4 saat boyunca DOSAB Santrali’nin konuşulduğunu hatırlattı. Büyükşehir Belediyesi’nin destek ve katkılarıyla Türkiye’nin en büyük ve en güçlü kent konseyi olmaya devam edeceklerini söyleyen Pala, “Gelen talepler üzerine yeni kabul edilen lale figürlü Bursa Şehir Logosu’nu ‘Bursa Konuşuyor’ genel konsey toplantısına taşıdık. Bursa, kültür mirası bir şehirdir. Bu bilinçle hareket etmeliyiz. Şehir logosunu da Bursa Valiliği hazırladı. BKK olarak bizlerin görüşü olmaz. Görüşümüz, bu ortamda ortaya çıkan fikirleri derlediğimizdir. Toplantıda çıkan görüşleri Bursa Kent Konseyi olarak ilgili yerlere ileteceğiz” dedi.

“Bursa denilince akla öncelikle lale gelmiyor”
Kamu Politikaları Enstitüsü Derneği Başkanı Tahsin Bulut, şehir logosunun, şehirlerin markalaşma sürecinin bir parçası olduğunu belirtti. Bursa’da yapılan çalışmanın, markalaşma sürecinin değil, bir eylem planı olarak ortaya çıktığını ileri süren Bulut, logo iyi niyetle ortaya çıkarılmasına karşın şehir paydaşlarının by-pass edildiğini kaydetti. Bursa ile logo arasında bağlantı kuramadığını ifade eden Bulut, “Yeşil Türbe, Sultan külliyeleri, teleferik, Han bölgesi ve Ulu Camii’den iz taşımayan sembolün, Bursa’ya ait olduğunu kabul etmek zor. Bu logoda çağdaş tasarım unsurları da göremedim. Bursa denilince akla öncelikle lale gelmiyor. Bana göre logo, şehrin markalaşma süreci olarak düşünülmemiş. Yerel nitelin taşıyan logo, merkezi otorite tarafından hazırlanmış. Yerel halkın katılımı sağlanmamıştır” diye konuştu.
Markalaşma konusuna da değinen Bulut, 2007 yılından Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından markalaşma eylem planı yapıldığını, yerel yönetimlere tebliğ edildiğini, görevin daha sonra Yerel Gündem 21’e verildiğini hatırlattı. O dönemde 67 kurumun katılımıyla 56 projeden oluşan markalaşma eylem planının oluşturulduğunu anlatan Bulut, çalışmanın daha sonraki senelerde rafa kaldırıldığını anlattı. Markalaşmaya odaklanılması gerekirken, sadece bir ayağı olan logo üzerine odaklanıldığını kaydeden Bulut, sloganın da Bursa için yeterli olup olmadığının tartışılabileceğini söyledi.

“Logonun değiştirilmesini istiyoruz”
Bursa Grafik Tasarımcıları Derneği Başkanı Serkan Beyoğlu ise, logo yapılmadan önce derneklerinden ve diğer kurumlardan görüş alınmadığını anlattı. Olmuşa ve ölmüşe çare olmadığını, ancak logonun değiştirilebileceğini kaydeden Beyoğlu, “Dernek olarak logonun değiştirilmesini istiyoruz. Tasarımcılar, müşteriye ürün sunarken alternatif çalışmalar da getirir. Ancak Şehir Logosu’nda böyle bir süreç de yaşanmadı. Bizce logo Bursa’yı anlatmıyor. Bursa’nın değerlerinin izini taşımıyor. Bursa yeşil olarak anılırken, logo da yeşil yok” dedi.

“Bursa’da turizmi geliştirmek istiyorsak takdim edilen logoya odaklanmalıyız”
TURSAB adına konuşan GÜMRET Başkanı Erol Bodur, Bursa’nın UNESCO üyesi olduğunu hatırlatarak, UNESCO logolarının şehrin her yerine asılması gerektiğini belirtti. Kendisini logoyu benimsediğini söyleyen Bodur, “Logonun, Bursa’nın izini taşımadığı eleştirilerine katılmıyorum. Logo, İznik’i çağrıştırsa bile kötü bir şey değildir. Tur şirketleri olarak Kudüs’e seyahatler düzenliyoruz. Orada İznik çinileri bulunuyor. Süleymaniye Camii’nde İznik çinileri var. Yabancılar çinilere bakarken hayran kalıyor. Bunu önemsemeliyiz. Demek ki Bursa’yı çağrıştırıyormuş. Bursa’da turizmi geliştirmek istiyorsak takdim edilen logoya odaklanmalıyız. Yakamızda taşımak büyük bir onurdur” diye konuştu.

“Kamuoyu işin içine katılarak daha uygun logo seçilmelidir”
Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi Erdal Aktuğ, bu tür toplantıların kararlar alınmadan önce yapılması gerektiğini, Valiliğin bu konuda da kurumlara ve Bursalılara haksızlık yaptığını söyledi. Valilik tarafından kurumlara gönderilen yazıyı da eleştiren Aktuğ, bu yanlıştan da dönülmesini istedi. Logonun atanmışlar tarafından yapıldığını ifade eden Aktuğ, “Bizler, senelerdir Bursa’yı İstanbul’un arka bahçesi olmaktan çıkarmak için çalışıyoruz. İDO’ya karşı BUDO’nun kurulmasını bu yüzden destekledik. Ancak İstanbul’u temsil eden lale, Bursa’ya getirilip logosu yapılıyor. Logonun Bursa’yı motif motif işleyen, Bursalıların nefesiyle çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. Bu logo çalışması iptal edilmeli, kamuoyu işin içine katılarak daha uygun logo seçilmelidir” dedi.

“Taşınmaz bir değerin logo olarak tercih edilmesini beklerdim”
Yeşil Bursam Derneği Başkanı Gazeteci Muharrem Karabulut, dernek olarak seçilen logo figürünü beğenmediklerini aktardı. Bursa’nın bu zamana kadar Yeşil Türbe’yi, teleferiği, Atatürk Caddesi’ndeki saati ve son olarak Ulu Camii’nin logo seçildiğini hatırlatan Karabulut, UNESCO’ya üye olan Bursa’ya daha yakışır bir loğunun bulunmasını istedi. Lale logosuna emek harcandığını kabul ettiklerini söyleyen Karabulut, Bursa’nın değerlerini taşıyan ve renkleri yeşil beyaz olan bir logonun kabul görmesini arzuladıklarını belirtti. 
Mudanya Kent Konseyi Başkanı Soyar Kazancı ise, konuyu Mudanya’nın da değerlendirdiğini, binlerce yıllık geçmişe sahip Bursa’nın lale ile değil, ipek ve koza ile temsil edilebileceğini ifade etti. Kazancı, bir yarışma açılmasını ve her kesimden görüş alınmasını istedi.
BKK Gençlik Meclisi üyesi Ahmet Can Üneş, dayatma sonucu kabul ettirilen logonun halkın katılımıyla düzenlenen bir toplantı öncesinde her yere işlenmesini doğru bulmadığını dile getirdi. İnternet üzerinden bir yarışma düzenlenmesi gerektiğini, sunulacak birkaç seçenek içinden Bursalıların karar vermesi gerektiğini anlatan Üneş, “Ben taşınmaz bir değerin logo olarak tercih edilmesini beklerdim. Atanmış birisi tarafından Bursa’ya logo atfedildi. Valiler birkaç senede bir değişir. Ancak Bursalı olarak yıllarca bu şehirde yaşayacağım. Bu yüzden logonun vatandaş tarafından seçilmesini bekliyorum” diye konuştu.

BKK Tarihi Kültürel Miras Çalışma Grubu Temsilci Yardımcısı Ali Turan ise, logonun oldu bittiye getirildiğini iddia etti. Bir lale çiçeğinin Bursa’ya yetmeyeceğini aktaran Turan, “İçinde Uludağ, teleferik, Ulu Camii, Osmangazi ve Orhangazi türbeleri, Bursa surları, Irgandı Köprüsü, ipek, Koza Han, Taç Kapı, şeftali, kestane, kaplıcalar, çınar ve bu gibi değerleri barındıran bir logo olmalıydı. UNESCo’ya girmiş Bursa’nın bu logo ile dünyaya tanıtılması mümkün değil” diye konuştu.
Karacabey Akçaköyü Mahalle Muhtarı Şerafettin Ömer, logonun bir yarışma düzenlenerek seçilmesini arzuladıklarını kaydetti.
Bursaspor taraftarı Ardiles de Yeşil Türbe’nin yeşili, Uludağ’ın beyazı olmadan Bursa logosunun olamayacağını söyleyerek, yazdığı bir şiiri paylaştı.
Yıldırım ilçesi muhtarlarından Burhaneddin Yiğit ise, lale figürünün doğru olduğunu, ancak renklerinin yeşil beyaz olarak düzeltilmesini istedi.
BKK Tarihi Kültürel Miras Çalışma Grubu üyesi Orhan Serinçay, lalenin Osmanlı sanatından ve mimarisinde taşıdığı değeri anlatarak kendisine lalenin Tuna Nehri’ni, Somuncu Baba’yı hatırlattığını dile getirdi.
BKK Engelliler Meclisi üyesi İpek Öztürk, Engelliler Meclisi üyelerinin de lale figürlü logoyu beğenmediğini söyledi. Logonun Bursa’yı temsil etmediğini ileri süren Öztürk, Bursa halkına söz verilmesi gerektiğini, lalenin toplantıda da görüldüğü gibi sadece İstanbul’u akla getirdiğini belirtti.

Toplantı sonunda BKK Başkanı Semih Pala, toplantıda dile getirilen tüm görüşleri derleyerek ilgili yerlere aktaracaklarını dile getirdi.

BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ